Ekip olabilmeyi becermede en temel unsur, başarıya odaklı örgütlenme sürecidir.
Hedefini belirleyen ekip, etkileşimli iletişim tabanında problemlere hızlı ve etkili çözümler üreten yapı oluştururlar. Ekip temelli bir karaktere sahip olmak için karar verme yetkisinin ve sorumluluğunun takıma verilmesi gerekir.
Ekip çalışması; bilgi, beceri, yetenek ve yaratıcılık gibi güç faktörlerin hedefin gerçekleştirilmesine yönlendirilmesidir. Ekip içerisindekiler birbirlerini küçümser ise ekip kavramından bahsedilmez. Odak kaybolur. Sinerji yok olur. Görmemezlikten gelindiğinde ise yanıtı iş süreçlerinin sabote edilmesi olarak kendini gösterir. Ekip üyeleri birbirlerinin eksikliklerini tamamlamalı, birlikte büyümeyi öğrenmelidir. Başarı, sürekli öğrenerek, uzmanlaşarak ve güncellenerek hedefe odaklanıp sorunlara bütünleşik çözümler üretilmesi ile mümkün olur.
Başarmada nasıl bir ekip olunması gerektiğinin en güzel örneği Anka kuşunun anlatısında gizlidir; Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan Anka kuşu, “Bilgi Ağacı” dallarında yaşar ve her şeyi bilir ve zorda olanlara yardım edermiş. Kuşlar böyle bir bilge kuşun varlığına inanır ve zora düştüklerinde onun kendilerini kurtaracağını düşünürmüş. Kuşlar dünyasında her şey ters gittikçe onlar da Anka kuşunu bekler dururlarmış. Ne var ki, Anka kuşu ortada görünmedikçe kuşkulanır olmuşlar ve sonunda umudu kesmişler. Derken bir gün uzak bir ülkede bir kuş sürüsü Anka kuşunun kanadından bir tüy bulmuş. Anka kuşunun var olduğunu anlayan tüm kuşlar toplanmışlar ve hep birlikte onun huzuruna gidip yardım istemeye karar vermişler. Ancak Anka kuşunun yuvası, etekleri bulutların üzerinde olan Kaf Dağı'nın tepesindeymiş. Oraya varmak için yedi dipsiz vadiyi aşmak gerekirmiş. Kuşlar, hep birlikte göğe doğru uçmaya başlamışlar. Yorulanlar, geri dönenler ve düşenler olmuş. Güle olan aşkını unutamayan bülbül geri dönmüş, papağan o güzelim tüylerini bahane etmiş (oysa tüyleri yüzünden kafese kapatılır), kartal yükseklerdeki krallığını bırakamamış, baykuş yıkıntılarını özlemiş, balıkçıl kuşu bataklığını. Vadiler üzerinde uçtukça sayıları gittikçe azalmış. Ve nihayet beş vadiden geçtikten sonra gelen Altıncı Vadi "şaşkınlık" ve sonuncusu Yedinci Vadi yok oluşta bütün kuşlar umutlarını yitirmiş... Kaf Dağı'na vardıklarında geriye sadece otuz kuş kalmış. Anka kuşunun yuvasını bulunca öğrenmişler ki; "ANKA - Otuz Kuş" demekmiş. Onlar zaten Anka Kuşu olmaya becerenlerdir. Problemlerimizi çözsün diye Anka kuşunu beklemekten vazgeçip şaşkınlık ve yok oluşu da yaşamayı göze alıp uçmayı sürdürerek, küllerimiz üzerinden yeniden doğabilmeyi becermemiz gerekir. Her birimiz birer Anka olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.
Ekip sinerjisi takımı bireylerden daha güçlü yapar, farklılıkları ve fırsatları bulmada etkili fikirler üretilmesini sağlar. Bireylerin bağlılık duygularının gelişimine katkıda bulunur. İş tatmini ve örgütsel bağlılık duygularının gelişmesini sağlar, Çalışanları liderlik ve yaratıcılık yeteneklerinin ortaya çıkması konusunda teşvik eder. Kararlarda kalitenin arttırılması ve problem çözümlemeyi kolaylaştırır. Stratejik amaç ve hedeflere olan bağlılığı arttırır.
Ekip olmanın temelinde, görüş ve düşüncelerini serbestçe ifade eden, alternatifleri değerlendiren ve birbirine güvenen insanların katma değer yaratması yer almaktadır. Amaçlara ulaşma engellenmediği ve sorunlara çözümsüzlük körüklemediği sürece, ekip içerisinde sağlıklı çatışma alanı yapıcı bir karakter kazanabilir. Grup içerisinde çatışma ya da karışıklığın süreklilik kazanmasına izin verilmemelidir. Egemenlik alanı oluşturanlar, biz ve diğerleri olarak davranış sergileyenler, ayrımcılık yapanlar, dinlemeden ret edenler, ön yargılı olanlar gruptan uzaklaştırılmalıdır.
Takımlar aktif olarak hep birlikte çalışma sorumluluğunu hisseden, bunu özümseyen üyelerden oluşturulmalıdır. Yetki ve sorumluluğun denkliği esasına göre ortak karar verme aynı zamanda ortak sorumluluğu da beraberinde getirmektedir. Süreçte ortak karar verme çabası çalışanların kendi yaratıcılıklarını ortaya koymalarını ve düşünce ufuklarını geliştirmelerini sağlar. Yetkilendirme sayesinde çalışanlar üzerinde çalıştıkları işler konusunda ortak sorumluluk ve ortak karar verme haklarına sahiptirler. Takımda çalışanlar takıma ait olma duygusu ve ortak amaçların gerçekleştirilmesi niyeti ile bir araya gelmekte, farklı takım kültürü, iş yapma biçimleri ve ilişkiler ağı geliştirmektedirler. Takım adeta kuralları, normları, prensipleri ve değerleri olan küçük boyutlu bir örgütsel ilişkiler ağını oluşturmaktadır. Paylaşılan sorumluluk ağı bireyi daha fazla örgüt ortamının bir parçası yapmaktadır. Takım üyelerinin kendi aralarında yer alan ilişkileri saygı, sorumluluk, sevgi, güven, paylaşma ve yardımlaşma zemini üzerine kurulmalıdır. Takım hedeflerin gerçekleştirilmesinde, sadakat sürekli göz önünde bulundurulmalıdır. Bireylerin çalışma ve işi başarma güdülerinin arttırılması konusunda sadece parasal ihtiyaçların giderilmesi yeterli değildir.
Başarıya yönelik ekip olabilme adımları;
• Ekibi oluşturacak bireylerin birbirlerine destek olmayı öğrenmek, İttifak yapmayı becermek.
• Problemlere karşı mücadele yöntemleri geliştirmek,
• Kader ortaklığı yapmak, dayanışmayı pekiştirmek,
• Kaynaşıp, birbirinin içine girip, bir olmak, ayrı gayrı olmayan bir yapıya dönüşmek, Etrafa biz biriz, beraberiz mesajını vermek.
• Her durumda ekibe cesaretini kaybetme gücünü aşılamak gerekir.
• İçeriden lider çıkarmak, liderin etrafında güç olabilmeyi becermektir.
Ekip yönetiminde zekâ, güven, insancıllık, cesaret ve disiplin birlikte uygulanmalıdır;
• Zekâ, belirsizliği ve değişimi fark etme yeteneğidir.
• Güven, duyguyu motive etmektir.
• İnsancıllık, insanların zaaflarını bilerek hoşgörü geliştirmektir.
• Cesaret, başarıya ulaştıracak fırsatların yakalanmasıdır.
• Disiplin ise kargaşayı önler, hedefe odaklar.
Disiplin, denge ve düzenin oluşturulmasında büyük önem taşır. Ancak disiplin toplumumuzda çoğunlukla "cezalandırma" ile eşanlamlı olarak değerlendirilmektedir. Gerçek anlamda disiplin, cezalandırma kadar ödüllendirmeyi de içerir ve bireyin ekibe uyumunu yönlendirilmesini amaçlar. Disiplin, bireye istenilen davranış ve alışkanlıkları öğretmeli, kendi kendini denetleme ya da iç denetim demek olan ahlak gelişimini sağlamalıdır. Disiplin, tutarlılık ve esneklik gibi temel ilkeleri içermelidir. Katı ve baskıcı disiplinle davranışı yönlendirmek; bireyin kendine karşı korku, öfke ve kızgınlık içinde olmasına neden olur, bireyin etik olmayan yollardan sorunlarını çözmeyi öğretir ve zayıf vicdan ve ahlak gelişimine yol açar.
Sadece zekâ isyandır. Sadece insanca davranmak zayıflıktır. Sadece itimat aptallıktır. Sadece cesaret şiddettir. Sadece aşırı disiplin zalimliktir. Önyargıların, zaafların ve takıntıların peşine düşenler kendilerini felakete sürüklerler. Unutulmamalıdır ki insanlar kontrol edemedikleri zayıflıklarının ve zaaflarının kurbanı olurlar.
Daha fazla verim alabilmek için yönlendirmenin nasıl yapılacağını çok iyi bilmek duygu yönetimidir. İnsanların hangi türden duygularla yönlendirileceğini anlamak bu gücü kullanmayı arzulayanlar kadar bu güçten kaçınmak isteyenlere de büyük yarar sağlar. Farklılıkların ve değişimlerin yönetilmesi önemsenmelidir. Derin bilgi ile sıkıntı düzene, tehlike güvene, yok olma var olmaya, bela başarıya döndürülebilmelidir. Teknolojik üstünlük ve zenginlik bir organizasyonu ayakta tutmak için yeterli değildir. Herkesin her şeyi kopyalayabileceği bir dünyada tek gerçek üstünlük yaratıcı düşünceler geliştirme becerisidir. Yenilik için geçmişte örülmüş koruma duvarlarını, düşünce yapısını yıkarak değiştirmek gerekir. Korku ile oluşturulmuş disiplinli, kontrollü ortamlar en modern araştırma ve geliştirme merkezleri kurulsa bile yaratıcılığın filizlenmesine izin vermeyecektir. Değişen koşullara kendilerini dönüştürebilenler ayakta kalırken direnenler devre dışı kalacaktır.
Süreç, bir araya geldiklerinde değer oluşturacak faaliyetleri ifade etmektedir. Süreçlerde verimli olanı ararken ham maddeden üretime, işçilikten satın alınan ve üretilen tüm parçalara, ürünü üreten tüm bileşenlerde kalite için fark yaratmak amaçlanır.
Öğrenen organizasyon bağlamında, anlık şokun ardından organize olabilmek, lideri seçebilmek, mevcut kaynakları bir araya getirerek iyi işleyen düzeni kurabilmek, ekip olmanın temel kuralıdır. Organizasyonuz da bunları yapabilecek ekip yeteneği geliştirildi mi sorusuna yanıtınız evet ise krizin çıkmasından daha da önemlisi bu dur işte. İnsanın şedit olması için haksız yere çok örselenmesi gerekir. Başarıldığında takdir edilmek ve ödüllendirilmekten önce başlamak için cesaretlendirmek gerekir. Ekip olabilmek için denge oyununda geleceği kestirmek, öngörüde bulunmak ve açık görüş sahibi olmak gerekir. Hedefe ilerlerken üstesinden gelinemeyecek problemlerin üstesinden gelmek ya da daha büyük hedeflere yönelmek içinde hırs önemsenmelidir. İnsan kalitesi, kendini savunurken ya da hücum ederken ortaya koyacağı davranış değişikliğinde kendini ifade eder.
Küçük organizmalar organize olup organ gibi davranmaya ve organlardan da hisseden canlılar gibi davranmayı nasıl öğrendiler, hiç düşündünüz mü? Organizmalar su içerisinde hareket ederken beslenmeyi açlık hissiyle algılarlar.
Önceleri besin bulma rast gele tesadüfidir. Besin bulma hareketlerinde organizma avını ararken av da olabilmektedir.
Bir organizmanın diğer bir organizmanın besin bulması ile besin olması arasındaki farkı dalga titreşimlerden uzaktan algılaması değişiklikleri sınıflandırması ile başlamıştır. Bu aşamada belirsizliklerin sayısı oldukça fazladır.
• Av olmak hata yapmanın bedeli midir?
• Belirsizliklerin tam olarak analiz edilmemesi midir?
• Tesadüfi midir?
• Hastalık veya sakatlanma gibi fiziksel farklılıkların olumsuza dönmesi midir?
Değişiklikler sınıflandırılırken doğruluğu artırmada daha fazla bilgiye ihtiyacını olduğunu fark ederek eksik bilgiyi fark etmesi araştırma yapmaya yönelik aklı geliştirmiştir. Daha büyük av bulduğunda onu avlayamaması, birlikte dolaşırken sürekli av olma risklerinin artması, birlikte dolaşanları korkutarak panikletmeleri, buldukları avların kaçışını önlemek için ekip olmayı becermeyi öğrendiler.
Ekip olmayı becermek problem çözmeye odaklı aklın gelişmesini sağladı. Zaman içerisinde birlikte dolaşarak hem av olmadıklarını hem de buldukları avı paylaşırken iş bölümü yapılmasını öğrenerek süreç yönetmeye yönelik aklı geliştirdiler. Daha büyük avları avlamada iş bölümü yapacaklarını planlamaya başladıklarında ise problem çözmeye yönelik katılımcı akıl geliştirdiler. Görev paylaşımında organizmalar üstlendikleri görevde başarılı olmak ve en iyisini yapmada uzmanlaşarak organ gibi davranmaya başladılar. Problem çözmeye yönelik işin fonksiyonlarının paylaşımı ile organlar oluşturuldu. Organların birlikte hareket etmesinden bütünlük yani vücut meydana geldi. Vücudu meydana getiren organların birbirlerini hissetmeleri, görev paylaşımları, izleme, yönetme fonksiyonlarını yerine getirmesi için lider beyni oluşturdular. Başarıya giden yolda ekip olma ve ekiplerin birbirlerini çok iyi hissetmeleri ve algılamaları hedefe yönelik katılımcı akıl ile mümkün olduğunu fark ettiler. Fırsatları yakalamada ve farklı olmada ya da farklılığı bulmada başarılı olmanın temel kuralı takım olarak mükemmelliği gerçekleştirmeyi öğrendiklerinde kalite gücünü fark eden aklı geliştirdiler. Fırsatları yakalamada farklı olmak gerektiğini hissettiler.
Ekip olabilmek, aynı anda tek bir noktaya odaklanabilmektir. Biran düşünün farklı dağların zirvesindesiniz. Elimizde hiçbir iletişim cihazı, flama yok, aynı yöne yürümeniz gerekse nereye bakardınız? İşte ekip olmak bu. Farklı dağların tepelerinde aynı noktaya bakmayı becerebilmek, odaklanmanın ta kendisidir. Kazanmanın imkansız olduğu durumlar ile karşılaşmada önemli olan başarıya odaklanmak, zor olanın karşısına çıkabilme cesaretini göstermektir. Oysa günümüzde yan yana insanlar farklı yönlere bakarken, farklı tepelerdeki insanların aynı noktaya odaklanmaları nasıl sağlanacaktır?