Bir zamanlar,
mutfağın girişinde
gözüme ilişirdin.
Ara sıra kopsada fırtınalar,
aldırmazdın,
çok acelen vardı.
Sırtındaki yük
hep mutfağa,
mutfaktaki yüklüğe doğru.
Yıllar sonra,
yeniden gördüm seni
yükün yön değiştirmiş!
Ne değişti?
Sonraki günlerde ne oldu da?
mutfakdaki yüklüğü boşaltırsın karınca!
Donkişotlar,
güven vermeyen
binbir suratlı
çocuklar mı büyüdü o mutfakta?
Kendine aşık çocuklar,
amaca giden her yol mübah,
acı çektirmenin zevkinde,
pişmanlık duygusu, ne gezer.
Zaman,
çekip gitme zamanı,
söndürüldü ışıklar.
Hasret kaldık
güzel yüzlü çocuklara.
Dönemem oralara bir daha,
bir hiç uğruna çekip gidene
hazan oralar.
Bundandır,
tükendi sana olan sevdam karınca.